Bebeğiniz artık bir susam tanesi
kadar. Rahminizdeki embriyo, büyük bir süratle büyüyor. Bu zamanda insandan çok
minicik bir kurbağa yavrusuna benzer. Şu
an vücudu üç tabakadan oluşuyor – ektoderm (iç deri), mezoderm (orta deri),
endoderm (dış deri)’dir. Bunlar daha sonraları bebeğinizin organ ve dokularını
oluşturacaktır. Bebeğinizin beyni, omuriliği sinirleri ve omurgası iç deri adı
verilen üst katmanda gelişmeye başladı. Bu katman ayrıca deri, saç, tırnak,
meme, ter bezleri ve diş minesinin oluşumunu sağlar. Orta katman olan orta deri
kalp ve dolaşım sisteminde şekillenir. Ayrıca kas, kıkırdak, kemik ve deri
altı dokuların şekillenmesini sağlar. Üçüncü katman olan dış deri akciğerleri,
bağırsakları, boşaltım sistemini, troidleri, böbrekleri ve pankreası oluşmaya
başlayacaktır. Artık bebeğinize besin ve oksijen sağlayan ilkel plasenta ve
göbek bağı göreve başladı
Aynı anda bebeğinizin gelişiminde bunlar olurken plasentada yeni yeni değişimler oluşmaktadır. Artık bundan sonra mide bulantılarınız ve hamileliğe has belirtileriniz başlamış olabilir, keyfini çıkarın J Daha ilk haftalardan itibaren içinizde oluşan çarpıcı oluşumdan haberdar olmamış olabilirsiniz ama bundan sonra bebeğiniz kendisini hissettirmeye başlayacak ve kendi mucizesine sizi ortak edecek. Alkol zaten almadığınızı düşünerek sigara içiyorsanız onu da önceki haftalarda konuştuğumuz gibi bıraktığınızı varsayarak önümüzdeki keyifli haftaların tadını çıkarmaya başlayalım.. Yürüyüş ve yüzme gibi egzersizlerden başlayabilirsiniz. İlerleyen haftalarda hamile yogasından da size bahsedeceğim. Hamileliğinizin bu dönemleri çok kritik olması sebebiyle hem bebeğinizin hem de sizin sağılığınızı korumak için herşeye dikkat etmeniz gerekecek. Doğum öncesi dönem bakımlarınızı iyi yapmalı ve randevularınızı atlamamalısınız. Doktor ve hastane seçiminiz bu konuda çok önemli olacaktır. İlk ziyaretiniz herhangi bir hastalığınız ve tehlikeli bir durum yoksa 6-8. Hafta civarı olacaktır.
Aynı anda bebeğinizin gelişiminde bunlar olurken plasentada yeni yeni değişimler oluşmaktadır. Artık bundan sonra mide bulantılarınız ve hamileliğe has belirtileriniz başlamış olabilir, keyfini çıkarın J Daha ilk haftalardan itibaren içinizde oluşan çarpıcı oluşumdan haberdar olmamış olabilirsiniz ama bundan sonra bebeğiniz kendisini hissettirmeye başlayacak ve kendi mucizesine sizi ortak edecek. Alkol zaten almadığınızı düşünerek sigara içiyorsanız onu da önceki haftalarda konuştuğumuz gibi bıraktığınızı varsayarak önümüzdeki keyifli haftaların tadını çıkarmaya başlayalım.. Yürüyüş ve yüzme gibi egzersizlerden başlayabilirsiniz. İlerleyen haftalarda hamile yogasından da size bahsedeceğim. Hamileliğinizin bu dönemleri çok kritik olması sebebiyle hem bebeğinizin hem de sizin sağılığınızı korumak için herşeye dikkat etmeniz gerekecek. Doğum öncesi dönem bakımlarınızı iyi yapmalı ve randevularınızı atlamamalısınız. Doktor ve hastane seçiminiz bu konuda çok önemli olacaktır. İlk ziyaretiniz herhangi bir hastalığınız ve tehlikeli bir durum yoksa 6-8. Hafta civarı olacaktır.
Eğer düzenli olarak kimyasallara, ağır metallere, radyasyona
maruz kalıyorsanız, en kısa zamanda yaşamınızda değişiklikler yapmaya
başlamalısınız. Bazı temizlik maddelerinin, böcek ilaçlarının, çözücülerin ve
sağlıksız suları içmenizin de tehlikeli olduğunu asla unutmayın.
Doktor
ve hastane seçimi neye göre yapılmalı?
Doğum
yeri ve doktor konusunda da tecrübeli kişilere danışarak tavsiye
alabilirisiniz. Ancak karar vermeden önce mutlaka sizin gidip tanışmanız ve
seçenekleri değerlendirmeniz gerekir. Başkasının memnun olduğu hastaneden veya
doktordan siz memnun olmayabilirsiniz.
Bütçenize göre hareket edin, Özel sağlık sigortanız ya da
SGK güvenceniz var mı? Seçeceğiniz hastanede hangi sosyal güvenlik kurumu ile
anlaşmalı? 9 ay boyunca her türlü tahlil
doktor muayenesi ve doğum hepsini kendi bütçemize göre baştan ayarlamamız
sonradan ekstra şeylerle karşılaşmamıza engel olmuş olacak.
Doktorunuza karar verirken; öncelikle referanslarına
bakıp, internetten araştırma yapabilirsiniz. Hangi okuldan mezun olmuş, kaç
yıldır doktorluk yapıyor, hangi hastanede çalışıyor gibi araştırmalarla ilk
görüşmenizden sonra içiniz de ısınırsa devam edebilirsiniz. Öncelikle
doktorunuzun sezaryen mı yoksa normal doğum yanlısı olup olmadığını nasıl
anlarsınız bilemiyorum. Çünkü ben bu konuda biraz doktorumun yönlendirmesi ile
sezaryeni seçmek zorunda kalmıştım. Bunu da internetteki forum sitelerinden doktorunuza
giden diğer hastalarının düşüncelerini okursanız bu tip yorumlardan bir sonuca
varabilirsiniz.
Doktorunuzla sürekli iletişim halinde olmanız da çok
önemli. O yüzden cep telefonunu mutlaka alın ve ulaşılabilir olduğundan emin
olun. Bazı büyük hastanelerde çalışan iyi doktorlara anında ulaşmak çok zor
alıyor. Benim size önerim çok yoğun hastası olmayan mesleki kariyeri ve
referansları iyi olan bir doktor tercih etmeniz. Çünkü bir kere aynı doktora
gitmeniz her konuda önem arzedecektir. Maalesef ben tedavi olduğum doktoruma 6
ay kadar devam edip, tam teşekküllü bilinen bir hastaneye geçmek zorunda
kalmıştım. Doktorum çok iyi olmasına rağmen hem evime uzaktı hem de kendi
muayenesinde çalıştığı için doğumu hangi hastanede yapacağım konusu biraz
karışıktı. Bende doktoruma bu tedirginliğimi anlatarak evime yakın iyi bir
hastane tercih ettim. Yeni doktoruma baştan beri tüm tahlillerimle giderek
kaldığımız yerden devam etmiştik. Bu sebeple size tavsiyem bu durumları göz
önünde bulundurarak hastane ve doktor tercih etmeniz.
Hastaneyi Seçerken en önemli kriteriniz, Yeni Doğan ve
Yetişkin Yoğun Bakım Ünitesi Var mı? Eğer bunlardan biri yoksa o hastanenin büyük,
temiz olmasının hiçbir anlamı yoktur. Doğum esnasında oluşabilecek her türlü
komplikasyona müdahale edebilecek donanımda bir hastane seçmenizi öneririm.
Acil bir durumda evinize yakınlığı, doğum fotoğrafçısına izin verilip
verilmediği gibi durumları da önceden sorabilirsiniz.
Hamilelikte
sigara kullanımı:
Sigara içmek hamileliğiniz için şüphesiz ki kötü birşeydir.
Bir çok yan etkisi vardır; düşük, düşük
doğum kilosu, kanama ve bebeğin doğum öncesinde ve sonrasında ölümü gibi.
Bunları duyduğunuzda eminim ki ona zarar vermemek için sigarayı bırakacaksınız
ama kötü senaryoları da bilmeniz için anlatmaya devam edeceğim.
Siz sigara içtiğiniz zaman; nikotin, karbon monoksit ve
siyanür içmiş olursunuz Bu, gelişmekte olan bebeğe oksijen ulaşımım azaltır. Ne
kadar çok sigara içerseniz, bebeğinizde o kadar az oksijen ulaşır. Plasentada
oksijen alımında direkt olarak azalma görülür. Buna istinaden, plasenta
ayrılması ve plasenta prevya da, sigara içenlerde yaygın olarak görülür. Bu iki
problem de fetus kaybına neden olabilir.
Fetusun kronik oksijen açlığından
doğan direkt sonuçlardan biri de düşük doğum kilolu bebeklerin doğmasıdır.
Ayrıca doğumda, doğum ve hastalık riskini de arttırır. Küçük bir fetus, doğum
zorluğuyla zor başa çıkar ve bu acil sezaryen doğum riskini arttırır.Doğum öncesinde veya doğumda yaşanan bebek ölümleri, sigara içen annelerde, içmeyenlere göre iki katı fazladır. Bu bebekler sigaranın direkt etkisi olabilecek hamilelikte şiddetli kanama, zarın erken yırtılması, erken doğum gibi nedenlerden kaybedilebilir.
Bazen sigara kullanmayan anne adaylarında da düşük görünür. Kendi kendine olan düşükler, sigara içenlerde oran olarak %25 daha fazla görülür. Bir de ileri yaşta annenin sigara içmesiyle kromozomlarla ilgili anomaliler olabileceği düşünülmektedir.
Hamilelikte ve doğum sonrasında emzirirken sigara içenlerin çocukları, fiziksel ve zihinsel olarak daha az gelişim gösterirler. Ayrıca düşük kilolu ve daha kısa boylu oldukları da gözlemlenir. Çocuklarınızda astım ve duyma kaybı riski de içmeyen annelere göre daha fazladır.
Yorumlar
Yorum Gönder