Kız çocuklarımız birer
prensestir. Prenses Elbisesine, taca, rujlara, ojelere ihtiyacı yoktur. Hepimizin
bildiği üzere Disney markasının prensesleri bir kızın en değerli özelliğinin
güzelliği olduğun fikrinden yola çıkarak kız çocuklarımıza kendi ve diğer
çocukların fiziksel görünüşleriyle sağlıksız bir biçimde meşgul olmaya itiyor. Buda kızlarımızın ilk önce dış görünüşe önem
vermelerini, birbirlerini farklılıklarıyla kabul etmeyip, ayrımcılık
yapmalarına kadar uzanan boyutlara gelmesine neden oluyor.
Gerçeklik önemli bir kavram,
hayat maalesef masallardaki kadar güzel olmayabiliyor. Çocuklarımız özellikle
kızlarımız için yaratılan toz pembe dünya bir bakmışız ki evimizin ta içinde
davranışlarında, hatta bakışlarında bile görmek çok kolay artık. Çok güzel
belirlenen pazarlama stratejileri ile sektör haline dönüşen bu dünya arasında
gerçekliği kavramak kızlarımız için ne kadar zor düşünsenize?
Özellikle prenses temalı çizgi filmlerde ilk dikkati çeken şey filmin “aşk temalı” konusu. Öncelikleri görünüşleriyle değerlendirilen kızlarımız, sonrada ilk görüşte aşk temalı çizgi filmleri izleyerek kaç yaşında evleneceği konusunda bize soru sorabiliyorlar. Bu soruları neden sordukları konusunu sorgulamak lazım.
Özellikle prenses temalı çizgi filmlerde ilk dikkati çeken şey filmin “aşk temalı” konusu. Öncelikleri görünüşleriyle değerlendirilen kızlarımız, sonrada ilk görüşte aşk temalı çizgi filmleri izleyerek kaç yaşında evleneceği konusunda bize soru sorabiliyorlar. Bu soruları neden sordukları konusunu sorgulamak lazım.
Çizgi filmlerdeki karakterlerin bir
çoğunun, bakımlı ve güzel bir vücuda sahip olması nedeniyle, özellikle kız
çocukların bu durumdan çok etkilendiği ve çizgi film karakterinin yaşam tarzını
benimsediğini görebiliyoruz. Çoğu çizgi filmde, kızların prenses, erkeklerin
prens olarak gösterildiğinin, ayrıca bilinç altına beden algısının sokulduğunu
görmek zor değil. Çok küçük yaşlarda "Bedenleriyle uğraşan kızlar” haline
gelebileceğimiz, çocukların sanki bedeniyle ilgili bakımlı olmak zorundaymış
gibi algılar yaratılıyor. Oysa onlar
sadece çocuk. Çocuğun bilinç altına 'Değerli olmak için sen de böyle olmalısın,
bedenini sevmek için görselliğine önem vereceksin' düşüncesi sokuluyor.
Çocuklar daha küçük yaşta 'Güzel olursan beyaz atlı bir prens gelip seni alır' gibi
algılara maruz bırakılıyor".
Ben kız çocuğu annesi değilim ama
çevremden gördüğüm ve gözlemlerim neticesinde bu sonuçlara varmak beni çok
ürkütüyor. Nasıl bir çözüm bulabiliriz bilemiyorum. Maddi çıkarlar sağlandığı
sürece bu durumu durdurmak mümkün değilmiş gibi görünüyor. Belki aileler çocuklarıyla daha fazla vakit geçirip, çizgi
film ya da çocuk programları önceden bir kaç kez izlenip ne mesaj verdiğine
dikkatli bir şekilde bakıldıktan sonra çocukların izlenmesini sağlayarak bu
durum azda olsa engellenebilir.
Kız çocuklarımızı modern çağımıza
uygun yetiştirmek, bunu yaparken hayal sınırlarının aşılmaması, gerçeklikten
kopulmaması gerektiğinde hem fikir olacağımızı düşünüyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder